Her Şey Kendi Ekseninde Dönecek
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Giriş yap

Şifremi unuttum

En son konular
» Dünyanın Son Günleri: Earths Final Hours 2011 Türkçe Dublaj BRRip indir
81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan EmptyPtsi Ocak 30, 2012 12:40 am tarafından mustim5516

» Kolombiyalı İntikam Meleği: Colombiana 2011 Türkçe Dublaj BRRip Full indir
81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan EmptyPtsi Ocak 30, 2012 12:35 am tarafından mustim5516

» Comprare Viagra. posologia viagra generico
81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan EmptyPerş. Ağus. 04, 2011 4:25 pm tarafından Misafir

» Acquisto Viagra. opinioni cialis viagra generico
81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan EmptyPerş. Ağus. 04, 2011 12:26 pm tarafından Misafir

» Acquistare Viagra. acquistare sildenafil viagra generico
81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan EmptyPerş. Ağus. 04, 2011 5:07 am tarafından Misafir

» Bible students dating teachers. Online personals dating chemistry relationships.
81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan EmptyÇarş. Ağus. 03, 2011 11:32 pm tarafından Misafir

» Oral Lab Drug Testing
81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan EmptyÇarş. Ağus. 03, 2011 8:25 pm tarafından Misafir

» fish oil concentrate benefits
81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan EmptyÇarş. Ağus. 03, 2011 3:02 pm tarafından Misafir

» More as chintzy as files
81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan EmptyÇarş. Ağus. 03, 2011 12:46 am tarafından Misafir

Kasım 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
    123
45678910
11121314151617
18192021222324
252627282930 

Takvim Takvim

Kimler hatta?
Toplam 51 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 51 Misafir

Yok

[ Bütün listeye bak ]


Sitede bugüne kadar en çok 286 kişi Ptsi Ekim 07, 2024 11:38 pm tarihinde online oldu.

81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan

Aşağa gitmek

81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan Empty 81 yıl sonra Musul’a girmek m.armağan

Mesaj  Admin Çarş. Tem. 16, 2008 4:01 am

81 yıl sonra Musul’a girmek

DP Lideri Mehmet Ağar’ın seçim bildirgesinde Irak’ta yaşanan istikrarsızlık ve bölünme sürecine vurgu yapılarak Ankara Antlaşması’ndan çekilebilineceğini söylüyor. Peki Ankara Antlaşması’nda Musul ile ilgili bir madde var mı?

DP Genel Başkanı Mehmet Ağar’ın seçim bildirgesini okudunuz mu bilmem. Ben okudum ve şaşırmadım desem yalan doğrusu. Ağar üç yıldır Irak’ta yaşanan istikrarsızlık ve bölünme sürecine dikkat çektikten sonra şunları demiş: ‘İşbirliği girişimlerimiz sonuçsuz kalır ve Irak bölünme tehdidinden kurtulamazsa, Türkiye tek başına hareket edecek ve 1926’da o günün şartlarında kabul etmek zorunda kaldığımız Ankara Anlaşması’ndan çekilecektir.’

Cesur bir çıkış ama sanki bu ifadeleri bir yerden hatırlar gibiyim. Geçen Şubat ayının 8’inde Dışişleri Bakanı Abdullah Gül Washington’da Alman Marshall Fonu ile SETA tarafından düzenlenen toplantıda şunları söylemiş: ‘1926’da Musul’u verirken tek bir Irak’a verdik. Karşımızda tek bir Irak görmek istiyoruz.’ Açıklamanın ‘tam zamanında’ yapıldığını belirten bir uzman, Gül’ün ‘Biz Musul’u bu şartlarda verdik. Şartlar değişirse tekrar durumu gözden geçirebiliriz. Türkiye bölgeye yönelik harekete geçebilir’ mesajı verdiğini kaydetmiş.

Gazetelere bakılırsa Gül’ün açıklamasının 20 gün öncesinde Yaşar Nuri Öztürk TBMM’de düzenlediği basın toplantısında daha da ‘ileri’ laflar etmiş: ‘Irak devleti bölünür ve Kuzey Irak’ta bağımsız bir Kürt devleti kurulması girişimleri başlarsa (ki başlamıştır); Türkiye 1926 Ankara Antlaşması ve bu antlaşmayı teyit eden diğer antlaşmalara taraf olan Irak devleti ortadan kalktığı için Kuzey Irak’taki egemenlik hakkına tekrar sahip olur.’

TARİHİNDE NELER YAŞANDI?

Şanlı Musul açıklamalarını geçmişe doğru izlemeyi burada keselim, zira 1926’nın kapısına dayandık. Bakalım ne ilginçlikler yaşanmış... Musul işini Lozan’da çözemedik ve erteledik. Meseleyi İngilizlerle dokuz ay içinde halledemezsek şimdiki BM’in ilk şekli olan Milletler Cemiyeti Konseyi’nin hakem olarak karar vermesini isteyecektik. Oysa bu kurumun ‘hakemlik’ yapma gibi bir görevi yoktu. Bunu İngiliz Lordu Parmoor bile parlamentoda bizim dışişleri mensuplarından daha kuvvetli delillerle savunmuştu.

25 Aralık 1925’te Ankara’da savaş rüzgárları esiyordu. Yüksek Askeri Şura toplanmış, İngiltere’nin Musul meselesine yaklaşımını ve olası bir savaşta Sovyetler Birliği’nden sağlanabilecek desteği değerlendiriyordu. Ancak toplantıdan Musul’a sıcak müdahaleden kaçınılması kararı çıkmıştı.

Konseyin Musul’u Irak’a bırakma kararı Lozan dahil Türk diplomasisinin yenilgisi anlamına geliyordu ve üç gün sonra Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü (Aras), İngiliz temsilcisi Lindsay’e oyuna geldiklerini, arabulucu olarak gördükleri Konsey’in hakemlik rolüne soyunduğundan şikáyet ediyordu.

9 Ocak 1926’da TBMM’de konuşan Aras, Musul’un elden gittiğini bile bile konseyi suçluyor ve sahte bir sesle haykırıyordu: ‘Musul üzerindeki Türkiye’nin egemenlik haklarından hiçbirisi askıya alınmamıştır. Tamamıyla mahfuzdur. Konuşmasının ‘bravo’ sesleri ve alkışlarla kesildiğini biliyoruz.’

Dört gün sonra İngiltere, Irak ile yeni bir antlaşma imzalayarak işgalini sözde Irak devletinin rızasına bağlamış görünüyordu. MC Konseyi, antlaşmayı onaylayınca Türkiye bir darbe daha yedi.

17 Nisan’da başlayan Ankara görüşmelerinde Türkiye artık Musul üzerindeki toprak taleplerinden söz etmeden üç şey istiyordu: Dostluk antlaşmasının imzalanması, Brüksel Hattı’nın güneyinde kalan toprakların İngiltere yerine kendi kendini tam olarak yönetebilen bir devlet olarak Irak’a bırakılması ve Irak petrolünden Türkiye’ye pay verilmesi. Taleplerimiz makul seviyelere inince Lindsay’in gözleri parlıyordu. Türkiye toprak taleplerinden bir karşılık beklemeden vazgeçmeye hazırdı. Türkiye’nin içinde bulunduğu şartlar ağırlaşmış, Şeyh Said İsyanı elindeki kozları zayıflatmıştı. Bundan sonra artık mesele petrol geliri üzerinde düğümlenebilir ve Türkiye eski toprağından çıkacak petrolün pek az bir geliriyle Musul’dan saf dışı edilebilirdi.

5 Haziran’da imzalanan antlaşmayla Musul elimizden çıkmıştı ama hazmı kolay olmamıştı. Ertesi günü toplanan CHP grubunda ateşli tartışmalar yaşanmış, sonraki gün ise TBMM antlaşmayı onaylamıştı. Ancak sanıldığı gibi ittifakla değil, 286 milletvekilinden yalnızca 140 vekilin oyuyla Musul defteri kapatılmıştı. Türkiye, Türkmenlerin azınlık haklarını dahi kabul ettiremeden egemenlik haklarından tamamen vazgeçmişti.

Görüldüğü gibi siyasilerimizin tutturabildikleri tek nokta toprakların kendi kendini tam olarak yönetebilen bir devlet olarak Irak’a bırakılmış olması. Görüşmelerde bu ifadeden bir şey çıkar mı, bilmiyorum ama Ankara Antlaşması’nda bu madde yer almıyor. Antlaşmanın ‘Irak’ı müstakil bir devlet... Tanıyarak’ yapıldığı kaydı var.
Admin
Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 554

https://eksen.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz